Gemi-İnşaat

Hem Suyun Üstünde Hem Altında Yüzen İcat: Denizaltı

Denizaltı, suyun altında veya yüzeyde bağımsız halde hareket edebilen, adı savaşlarla özdeş bir deniz aracıdır. Denizin altında olduğu zamanlarda daha sınırlı bir yeteneğe sahiptir. Kelime itibariyle ve özet olarak, en yaygın haliyle; zaman zaman irice, tayfalara sahip, özerk gemi manasına gelir.

Denizaltı bildiğimiz su üstü teknelerinden birçok yönden farklıdır. Gövdesi denizin yüzlerce metre altındaki basınca dayanabilecek sağlamlıkta olmalı, hava kullanmadan motorları çalışabilmelidir. Denizaltında rotayı takip etmek gemiciler tarafından mümkün olmadığı için, pusula yardımı ile ilerlemektedirler.

Denizaltılar icat edildiğinden bu yana genellikle askeri bir araç olarak kullanıldı. Derinlerden sessiz ilerleyerek araştırma ve veri toplama denizaltıların en iyi yapabileceği bir görevdir. İlk başta denizin dibini keşfedebilmek için tasarlanan bu araçlar, daha sonraları askeri alanda önem kazanmıştır.

Tarihin bilinen ilk denizaltı saldırısını Amerikan Bağımsızlık Savaşı sırasında Turtle (Kaplumbağa) gerçekleştirdi. Amacı HMS Eagle gemisini patlatmaktı ama pilot bombayı geminin gövdesine tutturamadı.

denizaltı

 

Denizaltının asıl gelişimi, kolaylıkla kullanılabilecek duruma gelmesi Birinci Dünya Savaşı’nda oldu. Alman denizaltıları İtilâf Devletleri’nin ticaret filosuna büyük zararlar verdiler. Böylece denizaltı hücumlarından korunmak için gemiler konvoylar halinde sefere çıkmaya başladılar. Bu gemilerin etrafındaki denizaltılarını avlamak için manevra kabiliyetleri çok süratli savaş gemileri devriye geziyordu.

İkinci Dünya Savaşı’nda da denizaltılar büyük rol oynadılar. Japonya’nın yenilmesini Büyük Okyanus’taki Amerikan denizlatılarının sağladığı söylenir. Bunun yanı sıra denizaltılarının bilim gayesiyle de kullanıldığı oluyordu. Meselâ 1931’de Sir George H. Wilkins, Nautilus adlı bir denizaltıyla Kuzey Buz Denizi’ne keşif gezisine çıktı.

denizaltı

*Ünlü Fransız yazar Jules Verne’ nin 1870 yılında kaleme aldığı Denizler Altında Yirmi Bin Fersah ve 1874 yılında kaleme aldığı Esrarlı Ada isimli eserlerinin ortak bir noktası da  konu edilen Nautilus Denizaltısı ’dır.

 

Denizaltıların kimin tarafından ve ne zaman icat edildiğine dair net bir bilgi olmamakla birlikte, bu konu üzerinde yapılan çalışmaların XV. yüzyılda başladığını söylemek mümkündür. Konrad Kyeser ve Leonardo da Vinci’nin deniz altında gidebilen araç tasarımları üzerine çalıştığı biliniyordu. Buna rağmen, ilgili tasarımlar üzerine uygulamalar yapılıp yapılmadığı hakkında kesin bir bilgi yoktur. Bunların dışında ilk denizaltı aracının Cornelius Drebbel (İngiltere Kralı 1. James’in hizmetindeki mühendis) tarafından 1620’de inşa edildiği ve tasarımının ise William Bourne’a (İngiliz Matematikçi) ait olduğu biliniyor.

denizaltı

                         Drebbel I (1620)     Hız: Bilinmiyor     Menzil: 3 Saat     Derinlik: 4.5 Metre

*Bu  yağlanmış su geçirmez deriyle kaplı, kürekli bir tahta gemiydi ve yüzeye uzanan hava tüpleri oksijen sağlıyordu.

 

Artık günümüzde bu alandaki gelişmiş teknolojiler kullanılarak pek çok çeşitte denizaltı aracı üretilmiştir. Nükleer, atmosferik, statik ve dinamik denizaltı araçları bazı denizaltı türleri arasında yer almaktadır. Modern denizaltılar bağımsız olarak çalışabilir ve bir mürettebatı haftalarca su altında tutar. En ileri nükleer denizaltılar bağımsız olarak çalışabilir ve mürettebatı için yaşam destek sistemlerini çalıştırabilir. Dizel veya nükleer güce sahip birçok tür denizaltı bulunmaktadır.

denizaltı

 

Diğer savaş araçları içerisinde en zorlu yaşam koşulları eminiz ki denizaltında görev yapan mürettabatlar için geçerli olmaktadır. Denizaltında yaşam süreleri üç hafta ile altı ay arası değişen mürettabatlar bu süre zarfı boyunca banyo yapamıyor, tıraş olamıyor, giysilerini değiştiremiyor hatta ve hatta rahatlıkla yemek bile yiyemiyorlar. Dış dünya ile iletişim neredeyse tamamen kesiliyor. Gece ve gündüzü değişen ışıklar belirliyor.

Normal askerlik gibi bir yatak düzeni olmayan mürettebatlardan sadece komutan, ikinci komutan ve başçarkçının yatakları şahsa özel olmaktadır.

denizaltı

Gemideki en değerli şeyin su olduğu dikkate alındığından, duşta kalma sınırı 3 dakika ile tutuluyor. Denizaltı personelinin elektronik cihazların buhar ve nemden zarar görme ihtimali göz önüne alındığı için duş alma süreleri kısaltılmıştır.

Denizaltı mürettebatları sefere çıkmadan önce denizaltının en küçük boşluklarını bile yiyeceklerle doldurmaktadır. Uzun süre seferden dönmeyen denizaltıcılar gemide bulunan iki tuvaletten birine yiyecek yetmemesi durumuna karşın yiyecek ile doldurmaktadırlar. Mürettebatlar nemden ötürü birçok yiyecek ve içeceğin hızla bayatlaması sebebiyle en iyi yiyecek ve meyveleri yanlarına almaktadırlar. Aynı zamanda her personelin günde dört bin kalorilik yiyecek tüketme izni bulunmaktadır.

Denizaltıcıların uzun seferleri olduğu ve bunun sonucunda güneş görmedikleri için mürettabata güneşin doğduğu ve battığı zamanlar anons yapılmaktadır. Aynı zamanda güneş battığında denizaltında kırmızı ışıklı gece durumuna geçilmektedir. Denizaltı personeli çeşitli vardiya usulüne göre çalışmaktadır. Düşmanlarla temas kurulduğunda ses oluşma riskinden dolayı tuvaletlerdeki sifonların, asker kıyafetlerinin kemer tokalarının ses çıkarabilme ihtimali nedeniyle tuvalet kullanımları yasaktır. Aynı zamanda ses oluşumunun engellenmesi için gemide cep telefonları da yasaklanır. Bu yüzden denizaltıcılar sessizliğe alışmalılardır.

denizaltı

 

Etiketler

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Mühendis Gelişim Topluluğu tüm faaliyetlerini gönüllü olarak sürdürmektedir.Lütfen bize destek olmak için reklam engelleyicinizi kapatın.